Gördüğünüz rüyaları sizden başkası doğru yorumlayamaz. Rüya tabirlerine göre değil, kendi hayatınıza göre rüya görüyorsunuz.
Mesaj size. Televizyonda izlediğiniz şeylere inandığınız kadar rüyalarınıza inansaydınız, şu an bambaşka yerdeydiniz. Tv gerçek, rüya hayal öyle mi? Bu Dünya’da değişmesi gereken ilk şey gerçeklik kavramı. İnsanlığın gerçekliğini elinden almışlar. Kendi gerçeklerini kabul ettirmişler. Gerçek geldiğinde ise kaos gibi görünecek. Gördüğünüz toplumsal savaşlar, yaşadığınız içsel savaş hiçbir şey. Zihninizi hazırlayın.
Deli gibi görünseniz de, kendiniz gibi görünün. Çevrenizde sizi böyle kabul etmeyenler, zaten sizin çevrenizde hiçbir zaman olmamıştır. Sizin deliliğiniz, dünyayı değiştirebilir. Onların akıllığı sadece sisteme uygun robot olmak ve sisteme uymayan robot her zaman dışlanır. Dışlanmaktan korkmayın. Sisteme uygun insan olmaktan korkun. Çünkü yaşadığımız sistem kölelikten başka bir şey değil. Özgürleşin.
23-28 eylül konuşulanlardan,söylenenlerden, anlatılanlardan çok farklı boyut. Farklı algıların esiri olmayın. Korkması gereken siz değilsiniz, eğer özgürseniz. Güneş tutulması, Merkür retrosu şu an düşünmeniz gereken şeyler değil. Size hayatınızı değiştirin diye haftalardır uyarı geliyor. Kendinizi değiştirmeden Dünya’yı değiştiremezsiniz. Kendi dünyanızı ne kadar değiştirebiliyorsunuz ki Dünya’nın değişmesi için çabalıyorsunuz.
Defalarca karşınıza rehberler, mesajlar çıkmadı mı? Siz bunları sorun olarak algıladınız. Sorun değil çözüm için atmanız gereken adımdı. Sorun olarak algıladınız, hayatınıza rahat devam etmek için mesajı atlayıp, sorunu çözme uğraşına girdiniz.
İnancınız sınanmadı mı? Yol ayrımına gelmediniz mi? ”ulan ben de kötü olayım be” demediniz mi? devran dönmüyor demediniz mi? Karanlık sizi hiç mi çekmedi? Kaybolmuş hissetmediniz mi? Mutluluğa inancınız kaybolmadı mı? Her şey kötüye gidiyor demediniz mi? Gerçek ile hayal arasında, ölüm ile yaşam arasında, doğru ile yanlış, karanlık ile aydınlık arasında bir çizgide gidip geldiniz. Sallandınız. Maneviyatınızı salladılar, içselliğinize el uzattılar.
Şimdi dönüp kendinize bakmanın tam zamanı. Ne taraftasınız. Gerçekten, gerçekten ne taraftasınız. Kendinize bir itiraf borcunuz var. Kendinize itiraf edin kendinizi, o itiraf hayatınızın dönüm noktası olacağını göreceksiniz. Kendinizden kendinizi gizlemeyi bırakın.
18 eylül Cuma sabah ezanı. Kendinizi bulun, yoksa kaybolacağız bir hiçlikte. Artık karanlıktan arının. Cevap sizde. Bir kere dinleseniz kendinizi neler anlatacak size. Size el hep uzandı, şimdi o eli tutma zamanı.
Yiğit PENGUEN