Hürrem Sultan Meryem Uzerli hastalığı olarak tabir edilen Tükenmişlik Sendromu’na Meryem Uzerli gibi yakalanan onlarca ünlü var.
YORGUNUM, TÜKENDİM
Son haftalarda Meryem Uzerli ile hayatımıza giren ‘Tükenmişlik Sendromu ’ kavramı, aslında iş veya özel hayatında istediği mutluluğu yakalayamayan kişilerin büyük çoğunluğunda görülüyor. Hafif veya yoğun, bir şekilde herkesi etkileyen bu sendroma yakalanan onlarca ünlü var. İşte, Tükenmişlik Sendromuna dair tüm bilinmeyenler.
‘Hürrem artık yok’
Muhteşem Yüzyıl dizisinin Hürrem karakterini canlandıran Meryem Uzerli’nin, setteki yoğun ve uzun çalışma saatlerinin ruhsal yapısında oluşturduğu ‘Tükenmişlik Sendromu’ yüzünden dizi çekimlerini bırakıp Almanya’ya gitmesi ve telefonlara cevap vermemesi ortalığı karıştırdı. Herkes konuyla ilgili farklı bir yorum yaparken, çekimlerin ertelenmesi ve yapılamaması nedeniyle yayınlanmaması yüzünden ‘Muhteşem Yüzyıl’ın yapımcısı Timur Savcı suçlandı. Meryem Uzerli’nin sevgilisi Can Ateş, “Meryem’e yapılanlar insanlık dışı. Sevgilisi değil bir insan olarak isyan ediyorum buna. Para için diziyi bıraktığını söylüyorlar. Bu kız üç aydır bas bas bağırıyor. Sette bayılıyor, ‘Ruhen ve psikolojik olarak çöktüm’ diyor. Kimsenin dinlediği yok. Meryem bitmiş durumda, çöküntü içinde… Doktorlar hastalığı için bir-bir buçuk yıl hapis yatmış insan psikolojisinde olduğunu söylüyorlar. 10 gündür doktorlar, ben de dahil olmak üzere kimseyle görüştürmüyorlar. Meryem’in istediği tek bir şey var: Para pul değil, hayatında denge istiyor. Normal saatlerde çalışsın, kendine ve hayatına zaman ayırabilsin. Bunu da burada bulamadı, bu yüzden döneceğini sanmıyorum” dedi.
Tükenmişlik sendromu nedir?
Çalışan veya özel hayatında istediği mutluluğu yakalayamayan kişilerin büyük çoğunluğunda görülen tükenmişlik sendromu, günlük hayatı etkileyebilecek yoğunlukta yaşanabiliyor. İş, aile veya sosyal hayatta önemli eksiklikler yaratan bu durum hakkında Uzman Psikolog Alanur Özalp açıkladı.
Özalp, tükenmişlik sendromu hakkında şunları söyledi: “Bu sendrom başarılı kişilerin yaşamlarında onları zorlayan, sıkıntıya sokan olaylar sonucunda yaşadıkları bir nevi depresyon tablosu olarak adlandırabileceğimiz bir dizi semptomdan oluşan bir tablodur. Yorgunluk, isteksizlik, iştahsızlık, uykusuzluk gibi fiziksel şikayetlerin de eşlik ettiği bir durumdur. Kabuslar, ruhsal çöküntü, mutsuzluk, başarısızlık, korkular da bu tabloda yer alır. Tükenmişlik sendromu öncelikle sanatçılarda, yazarlarda ve iş adamlarında görülür. CEO düzeyinde çalışan kişilerde daha sık görüldüğünü söyleyebiliriz. İntihara kadar götürebilir. Bu şikayetlerin farkına erken varmak ve tedaviyi derhal devreye sokmak önemlidir. Tedavi olarak psikolojik terapi önerilmektedir. Psikolog desteği gereklidir.
Tuba Büyüküstün de Tükenmişlik Sendromuna yakalananlardan
Tuba Büyüküstün katıldığı bir ödül töreninde, tükenmişlik sendromu nedeniyle Almanya’ya giden Meryem Uzerli’ye destek verdi: “Her şeyi bırakıp gitme duygusunu ben de yaşadım. Çok yoruldum. Tatile, rahatlamaya ihtiyacım var. Meryem’in durumu zaman zaman tüm oyuncuların başına geliyor” dedi.
Tülin Şahin : ‘Yoruldum’
“Çok yoğun çalışmaktan dolayı ben de herkes gibi yoruluyorum. Zaman buldukça iş harici günlerde evde film seyrediyorum ve dinleniyorum.Bu sendromu daha kötü atlatan arkadaşlara da geçmiş olsun diyorum; ne diyeyim…”
Sarp Apak: ‘Göz önünde olmak büyük baskı yaratıyor’
“Bu olay Meryem Uzerli’nin özelinde bir durum. Meryem’in çalışma şartları ve saatleri eminim hepimizden farklı, çünkü dizinin senaryosu onun üzerine. Ben ise daha fazla görev dağılımı olan bir dizide çalışıyorum. İnsanlar bunu şımarıklık olarak algılıyor olabilirler ama o tempo gerçekten çok ağır. Kolay para kazanılmıyor. Hele de göz önünde bir insansanız kilo alıp vermeniz, ilişkiniz, başarınız ya da başarısızlığınız, her şey insanların gözü önünde. Bu da büyük bir stres ve baskı yaratıyor. Ben kendi adıma söyleyeyim, böyle bir şey yaşamadım. Umarım yaşamam.” dedi.
Burcu Kara: ‘Şüphesiz herkes yaşamıştır’
“Şüphesiz herkes yaşamıştır ve hepimizin başına gelmiştir. Rahatsızlığın ismini yeni yeni duyuyoruz ama hayatımızda birçok işin bir araya geldiği dönemler oluyor.O dönemlerde elbette ki çok bunalıyoruz. Ben kendi adıma söyleyeyim; o zor zamanlarımda, başka şeylerle uğraşıp, sevdiğim arkadaşlarımın yanında olup kafamı rahatlatmaya çalışıyorum.” dedi.