Güneş kelimesi, Orta Türkçede yer alan ve aynı anlama gelen küneşsözcüğünden evrilmiştir. Sözcüğün tarihte geçtiği en eski kaynak 1310 yılında İbni Mühenna’nın Lugat adlı eseridir. Tüm insanlığın güneş hakkında ortak düşüncesi ufuk çizgisindeyse (gün) ,ufuk çizgisinde değilse yani onu görmüyorsak (gece) olur.
“Yaşam yolunun ortasında karanlık bir ormanda buldum kendimi, çünkü doğru yol yitmişti,” (Dante, İlahi Komedya)
Tarihöncesi ve antik çağ dönemi kültürlerde Güneş’in bir tanrı olduğuna ya da diğer doğaüstü olaylara neden olduğuna inanılırdı.
Güneş hakkında ilk bilimsel açıklamayı yapan Yunan filozof Anaxagora
İlim ilim bilmektir ,ilim kendin bilmektir.(Yunus Emre)
Metafizikde (soyut) olarak güneş benliğimizin gelişimi için gerekli bileşenleri ifade eder. Yaşamımızı anlamlı kılacak, ruhumuzu doyuracak benlik gelişimimizin yönünü ve içeriğini belirler. Mutluluk ve gerçek huzura ulaşmak, kendimizi gerçekleştirmek için ihtiyacımız olan kaynakları ve yeteneklerimizi içerir. Yaşamımızı anlamlı kılacak, ruhumuzu doyuracak benlik gelişimimizin yönünü ve içeriğini belirler.
Psikolojik olarak ben merkezi (Ego) İnsanın kişisel özelliklerini koruyarak bilinçaltı isteklerinden bazılarına izin verme halidir. İzin verildiği taktirde özgüven ,verilmediğinde ise aşağılık kompleksi gelişir.
Oysaki gerçek hazine kendi içinde gizli ( Hz Mevlana)